Souls-like oyunlar, hem yayıncılar hem de oyuncular için vazgeçilmez oyunlardır. Zorlayıcı, zorlu ve keyiflidirler. Yerini bil, düşmanını tanı ve savaiş. Souls-like oyunlarını oynamak ve izlemek her zaman insanları heyecanlandırır.

Ancak son birkaç yılda, birçok souls-like oyun piyasaya sürüldü ve Deathbound bunlardan biri. Deathbound’un bir yayında oynamaya değer olup olmadığını ne belirler ki ?

Bu acımasız dünyada savaşmaya hazır olun

Deathbound, başka bir souls-like oyunudur. Bir souls-like oyununda temelde düşmanlarınızla dikkatlice savaşıyorsunuz ve ölürseniz, daha önceki kontrol noktasına geri dönüyorsunuz ki bu da size çok yakın olmuyor genelde.

Deathbound, teknolojinin harabelerinden döşenmiş ortaçağ dünyasını ve iyi kurulmuş bir souls-like oynanış sunar. Düşmanlarınızla savaşmak eğlenceli ve oyun, başka bir souls-like oyunu oynuyormuş gibi hissettiriyor, peki neden Deathbound’u tercih edersiniz ki ?

Bildiğiniz gibi, From Software’in Souls oyunları gibi birçok souls-like oyun seçeneği var; Lies Of P, Black Myth: Wu Kong gibi… ve neden canlı yayınınızda bunların yerine Deathbound’u oynasınız? Bu soru için hem olumlu hem de olumsuz cevaplar var.

Öncelikle Deathbound, souls-like olma açısından iyi işliyor. Zorlayıcı, seviye tasarımı souls oyunlarına benziyor ve envanter, karakter geliştirme gibi diğer sistemler souls oyunları gibi işliyor.

Ancak Deathbound’un en önemli unsurlarından birinin aynı anda ağır veya suikastçı gibi 4 karakter stili oynayabilmeniz olduğunu düşünüyorum ve bu, oyunu diğer souls oyunlarından ayrılıyor.

Başka bir benzer souls-like deneyimi olmasına rağmen ve canlı yayın için kötü bir seçim olmayabilirken, aynı zamanda keyifli bir savaş sistemiyle geliyor. Deathbound’un tek sorunu, AI ve oyunun diğer unsurlarının cilaya ihtiyacı olması.

Deathbound, eğlenceli bir indie souls-like oyun olmasına rağmen, demo sürümünde hala geliştirilmesi gereken bazı yönler var ve özellikle souls-like yayıncısıysanız bu size karşı bir olumsuz taraf olabilir. Deathbound, en azından demo sürümünde, sizi bir souls-like oyun olarak tatmin etmeyebilir.

Nefesle, savaşla ve barışla

Deathbound, bize etkileyici görünen, ilginç bir dünya sunuyor ve hikayesini gösteriyor . “Ölüm Kilisesi, büyük şehir Akratya’nın kapılarında duruyor.”

Deathbound’un tam hikayesini deneyim edemiyoruz zira şu anda sadece demo versiyonu mevcut, ancak Deathbound’un sunduğu dünya ve hikayenin ilginç olması onu bir göz atmaya değer kıldığını söyleyebilirim. Tabii ki bir souls-like oyunun hikayesi ana unsur değil ve size hikayesi için önermem, ancak Deathbound’un evreni ilginç görünüyor.

Deathbound hala demo sürümünde olduğu için, yeniden oynanabilirlik hakkında konuşmak zor, ancak bir souls-like oyunu olduğundan yeterince oynama zamanı sunacaktır. Muhtemelen bazı bosslara takılacak ve kendiniz için doğru buildi bulmaya çalışacaksınız.

Performans açısından, Deathbound’un PC sürümünü STEAM’de test ettim ve demo sürümünde olmasına rağmen oldukça iyi çalışıyor. Bazı anlarda kare düşmeleri olsa da, genel deneyim hiç fena değil. Oyunun cilaya ihtiyacı olan kısımları var ve eminim Deathbound, yeni güncellemelerle çıktığında çok daha keyifli bir oyun olacaktır.

SHARE:

Anıl Keskinbaş

Yazılarında, videolarında ve yayınlarında oyunlar/oyun sektörü hakkında konuşmayı ve analiz etmeyi seven bir oyuncu !